ARTAN GRİP VE SOLUNUM YOLLARI VİRÜSLERİ KONUSUNDA BASIN AÇIKLAMAMIZ


Bilindiği gibi 2020 yılında başlayan Covid 19 pandemisinde ülkemizde büyük bir yıkım yaşandı. Binlerce kişi yaşamını yitirdi.Pandeminin başlanmasının üstünden 3,5 yıl geçti. Covid 19 virusu halen görülmeye devam ediyor. Bunun yanısıra mevsimsel grip virusu ve solunum yolu hastalığı yapan diğer viruslar da etkisini sürdürmekte.Aralık ayı ortasından itibaren özellikle aile hekimlerine ve hastanelerin acil servislerine üst solunum yolu efeksiyonu bulguları (ateş, halsizlik, öksürük, kas eklem ağrısı, boğaz ağrısı, ishal vb ) ile başvurularda artış yaşanmaktadır.Hastalık etkenleri en sık domuz gribi olarak bilinen influenza A (H1N1) diğer grip etkeni influenza A (H3N2) Rhinovirus ve RSV olarak bilinen solunum yolu virusları ve bu yıl çocuklarda daha sık görülen mycoplasma pneumoniae dır. Kreşler, okullar ve kapalı alanlarda hastalıkların yayılması, kişiden kişiye bulaşının kolay olması nedeni ile hasta sayısı artmaktadır. Dolayısıyla aile hekimlerine ve hastane acillerine başvuru artması, hastalara ayrılan süre daha da kısalması, kapalı ortamlarda beklenmesi ile bulaşın artması, sonuç olarak sağlık personelinin sağlık hizmeti sunumunda zorluk yaşamasına neden olmaktadır.

Grip, Covid 19 ve diğer solunum yolu viruslarının tanısı için aile hekimlerinde test kitlerinin olmaması, hastanelerde test kitlerinin yetersiz ve covid 19’un yeni varyantları için güncel kitler olmaması, hasta sayısının çok olması nedeni ile ayrıcı tanı yapılamamaktadır. Bu nedenle hastaların izolasyonu da sağlanamamaktadır. Covid 19 ile ilgili güncel bilgiler de Sağlık Bakanlığı tarafından paylaşılmadığı için toplumda ne kadar yaygın olduğunu bilmiyoruz. Dünyadaki gidişatla doğru orantılı olarak JN1 mutasyonunun Türkiye’de aktif olduğu düşünülmekte. JN1 de çok ciddi şekilde bağışıklıktan kaçtığı için, eskisi kadar yüksek pikler yaratmasa da yine de geçtiğimiz aylara göre (COVID vakalarında) artış olduğu söylenebilir. Yine dünyada İnfluenza da yavaş yavaş hem ölümler hem de hastane veya yoğun bakımlara yatışlara neden olmaya başlamış durumda. Türkiye de tahminimiz bu şekilde bir seyir görebiliriz.

Özellikle risk grupları dediğimiz 65 yaş üstü, kronik hastalığı olanlar, gebelerin grip aşılarını halen yaptırabilirler. Bulaş zincirinin kırılması için hasta çocukların okula gönderilmemesi,toplu taşıma, hastane, alış veriş merkezleri, pazar yerleri gibi kapalı kalabalık yerlerde maske takılması, el yıkama kişisel gibi koruyucu önlemlerin alınması gerekmektedir.

Yaşadığımız her salgından zararla çıksak da Türk Tabipleri Birliği olarak toplum sağlığı öncelenerek alınacak bilimsel önlemlerle salgınları en az zararla atlatmanın mümkün olduğunu; salgınlarla mücadelenin yalnızca hastanelerde olamayacağını, toplumun ve kurumların da katılımıyla alınacak bazı önlemlerin, hastalığın daha çok kişiye bulaşmasını önleyeceği gibi ölümleri de engelleyeceğini uzun zamandır belirtmekteyiz. Doğru salgın yönetimiyle ayrıca sağlık sistemindeki yük azalacağı için diğer hastalara da daha etkili müdahale sağlanabilir.

Salgın sönümlenmediği sürece hem toplumun hem de sağlık çalışanlarının sağlığı tehlike altındadır. Kamu adına yetkili otoriteler özellikle toplu taşıma gibi kapalı ve dar alanlarda maske takılmasına yönelik uyarı ve bilgilendirme yapmalıdır.

MANİSA TAİP ODASI YÖNETİM KURULU